Destalinizasyon

Nikita Kruşçev ve Josef Stalin, 1938

Destalinizasyon (Rusçaдесталинизация, destalinizatsiya), Sovyetler Birliği'nde Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Josef Stalin'in ölümünün ardından yeni genel sekreter seçilen Nikita Kruşçev ile başlayan süreci ifade eden terim. Sovyetler Birliği Komünist Partisi’nin 20. Kongresi, Stalin'in ölümünden 3 yıl sonra 14 Şubat-25 Şubat 1956'da yapıldı ve bu tarihten itibaren Stalin dönemine ait uygulamalar, "kişinin putlaştırılması" olarak değerlendirildi ve destalinizasyon süreci başlatılmış oldu. Stalin'e ait görüşlerin etki ve gücünün çözülmesi, buna bağlı hiyerarşik yapı ve ideolojik hâkimiyetin geriletilmesi girişimi; destalinizasyon olarak ifade edilir.

Sovyetler Birliği'nin kurucusu Vladimir Lenin'in ölümünden bu yana, taraftarları tarafından Marksizm-Leninizm olarak adlandırılan; fakat karşıtları tarafından Stalinizm olarak ifade edilen bu ideolojik yaklaşımın kıyasıya eleştirilmesi sonucu ortaya çıkmıştır.[1]

Bu politika Soğuk Savaş'ın en önemli olaylarından biri olan Çin-Sovyet ayrılığının da temelini oluşturur.[2]

  1. ^ "Stalin Savunulmadan Marksizm Leninizm Savunulamaz". Özgürlük Dünyası. Evrensel Basım Yayın. Ocak-Şubat 1989. Erişim tarihi: 16 Mart 2022. 
  2. ^ Kuisong, Y. The Sino-Soviet Alliance and Nationalism: A Contradiction 18 Mart 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 2005, Erişim tarihi: 5 Ocak 2017.

Developed by StudentB