Hukuki yorum, bir hukuk meselesine uygulanacak olan hukuk kuralının belirlenmesi sürecinin önemli parçalarından biridir. Bazı hukuk kuralları, uygulanabileceği işlemler açısından yeterince açık olmayabilir. Bu nedenle söz konusu kuralın bulunduğu metnin incelenmesi ve anlamının belirlenmesi gerekebilir. İşte bu amaçla yapılan anlamlandırma faaliyetlerine hukuki yorum adı verilir.[1]
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, yorumun konusudur. Yorumun konusu, kuralın yazılı olduğu metindir. Yorum yapacak olan kişi, kuralın yazıldığı metni okuyarak bu metinden bir anlam çıkarmaya çalışır. Bu kapsamda yapılan eylem, hukuk kuralının yorumlanması değil, kuralın dile getirildiği metin olmaktadır.
Bir diğer dikkat çekici nokta ise yorumun kişisel niteliğidir. Yorum, kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir. Bir hukukî metin, kişilerce farklı anlaşılabilmektedir. Bu da yorumun kişisel niteliğini öne çıkarır. Bu nedenle, yapılan yorumlar bağlayıcı olmamakla birlikte, kuralı uygulayacak olan kişiye (çoğunlukla hâkime) sadece yol gösterici olabilir. Fakat bazı yorumlar vardır ki, bunlar kuralı uygulayacak olan kişiyi bağlar. Yani uygulayıcı, o yoruma bağlı kalarak hareket etmek zorundadır. İşte bu bağlayıcı yoruma otantik yorum adı verilir.[2]
Yorum, onu yapan kişi ya da makama göre farklı adlar alabilmektedir. Devletin organlarından yasama ve yargı organları yorum yapabilmektedir. Bununla birlikte bu organların bir parçası olmayan kişilerce de yorum yapılabilmektedir, bu kişi/makamlarca yapılan yoruma bilimsel yorum adı verilmektedir.[1]